BALKAN KÜLTÜR ESERLERİ  
 
  Küçükviran (Mişevsko) 23.12.2024 03:33 (UTC)
   
 

Rumeli’ de ve Rodoplarda şehirler, kasabalar ve köyler Türklerin Anadolu’ dan Balkanlara yerleşmeleriyle başlar. Osmanlılar Rumeli ‘ye 1352 yılında ayak - basmışlardır. 1361 yılında Edirne, Turkler tarafindan fethedildikten sonra goc dalgalari daha hizlanir. Anadolu’dan Balkanlara 1543-1666 Kocacik Turkleri goc etmeye baslamislardir. Anadolu’ dan Balkanlara yalniz Kocacik Turkleri degil, ayni zamanlarda Naldöken, Ofcebolu, Selanik, Aktav, Tanndag, Yambolu, Vize, Karagöz Türkleri de bu goclere kitlevi olarak katilmislardir. Anadolu’dan gelen Turkler once Haskoy’un Cemurlu
Dinevo), Karahisarli (Skobelovo), Bunarli (Kirdovo), Yenice (Yanino) ve Pinar Hisar (Izvorovo) koylerine ve Kosukavak’in Evrenkoy (Avren), Demirciler (Jelezari), Hacilar (Slivarka) ve Sulekoy (Ohluvets) koylerine yerlesmislerdir.

Kircaali sehri Alanya’ dan askerleriyle birlikte gelen Kirca Ali Baba tarafindan kurulmustur. Kirca Ali Baba o yoreyi teslim aldiktan sonra kendi adina bir sehir kurmustur. O zamana kadar oralarda yalnizca bir coban sayasi bulunmaktaymis. Kirca Ali Baba 1934 yilinda olmus. Mezari Kircaali Cami ‘nin bahcesinde bulunmaktadir.

Rodaplar’daki diger kasaba ve koyler daha sonra kurulmustur. Mesela: RecepogullarI Mahallesini 1650 Yilinda Konya’dan gelen Recep Pasa kurmustur. Recep Pasa’nin 4 oglu varmis. (Ahmet, Yakup, Musa ve Ali). Ahmet, Koca Ahmetler Mahallesini, Yakup Orta Mahalleyi, Musa Asagi Mahalleyi kurmuslar. Ali ise biraz otedeki mahalleyi kurmus ve onun icin Pecep’in Ali’si Mahallesi olarak anilmaktadir. Recep Pasa kucuk oglu Ali’ye “Dibek Dorasi ‘na” bir mahalle kurmasi icin teklifte bulunmus. Alise babasinin sozunu dinlemeyip Recep Asi mahallesini
kurmus. Onun icin ona Asi Ali de deniyormus .

Recepogulan mahallesinin karsisinda “Viran Evler denilen ev kalintilari vardir. Biraz asagida ise “Yurtluk denen tarlalar vardi. Demek ki, atalarimiz buralarini yurt olarak secmisler. Daha sonra ayni insanlar evlerini Mahmuthocalar ve Celillere kurmuslar. Celiller mezarliğindaki mezarlarin sayisinin coklugu buralarda yuzyillarca insanlarin hayat surdugu ortaya cikiyor.

Buralarin 16. yuzyillarda kurulduklarina dair baska bir ornek vereyim. Odacilar mahallesinin karsisinda Konaklar Mahallesi vardir. Iki mahallenin arasindan geceIl derenin adi ise “Konak Dere “dir. Bu gosteriyordu ki, once mahalle kuruluyor. Sonra dere o mahallenin adini aliyor.

Baska bir ornek daha vereyim. 1959 yilinda ilceler kapatildi Kircaali il merkezi oldu. O zamana kadar Kucukviran Belediyesi’ne bagli olan bir koyun adi Turk Kabaagac (Velesane) idi. Bu da buralardaki koylerin Turkler tarafindan kurulduklarini gosteriyor. Totaliter Rejim yillarinda bazi sovenist Bulgaristar “tarihcileri” Kucukviran adini soyle izah ediyorlardi Sozde Balkan Harbi’nde (1912) Kucukviran’dan Genera; Misev ordusuyla buralari kurtarmis ve onun icin Misevskc denmis. Halbuki Bulgar ordusu ancak Bektaslar koyune kadar gelmis ve oradan geri dondugunde Kurtkoy ve Sirtkoy’ den gecerek Mestanli’ ya ulasmistir

Balkan Savasi ile ilgili yaptigim son arastirmalarin acikladim ki, Mestanli tarafindan gelen Bulgar askerler Kucuk Viran’a kadar gelmemisler ama Kircaali tarafindan gelenler Kucuk Viran’a kadar gelmisler ve katliamlar yapmislar. Bulgar askerleri Kucuk Viran golgesine iki koldar gelmisler. Birinci kol: Kircaali’den cekilmis Catak(Maskili)  ve Ismailler koyunden gecerek Bezirgan Koy ve Kiliseli koyleri arasinda bulunan “Gok Tepe”ye cadirlarini kurmuslar ve orada bir hafta kadar kalmislar.

Durabeyler Koyu esrafi askerlerle anlasmak icin heyet gondermis. Fakat askerler baris teklifini kabul etmemisler ve heyet uyelerinin hepsini oldurmusler.

Evleri yakip yiktiktan,sonra Sukurler, Havazli, Kangallar, Ustura, Kirli vb. bircok koyu yakip yikarak Gumulcine’ye dogru yollarina devam etmislerdir.

Ikinci kol: Kircaali’ den cekilmis Koseler, Turk Kabaagac, Ambarcilar, Bezirgan Koy ve Softalar’ dan gecerek Kucuk Viran’a kadar gelmisler. Kucuk Viranlılar Gumulcine’ye kacmislar. Koyde yalniz Tahtakale lakapli imam kalmis. Askerler evleri atese vermisler, imami oldurmusler. Camii de tutusturmuslar fakat tamaminin  yanmasini beklememisler. Ates sonmus ve cami yanmamis. Yakin zamana kadar askerlerin yaktigi kiriste Yaniklar duruyordu. Tum bu rezaletleri yaptiktan sonra askerler bir sabah Kucuk Viran’ dan Mestimli’ya dogru , areket etmisler.

Aralik 1984 ve Ocak 1985 yillarinda ad degistirme olaylarindan sonra Kucukviran’da Okul Muduru olan Nikola Yordanov BAKALOV Kircaali’de bulunan Devlet Arsivi’ne gidiyor ve Kucuk Viran’in adi icin arastirma yapiyor. Arsiv’ den verilen evraklardan anlasiliyor ki, bir anlar buralari cok mese ormanlariyla kapliymis. 

Onun içl
in Kucuk Viran’in adi Mesevsko olacagi yerde sehven e” harfi yerine “i” harfi kullanilarak Misevsko olmus.1940′li 1950′li yillara kadar Sukurler, Soflalar,islamlar, Kontil, Sariyer, Kangallar ve daha bircok yerlerde mese ormaniari vardi. Bu ormanlar insanlarin fakir olmasindan dolayi yok olmuslaridir. O zamanlarda yalniz Lebel’de komur yakiliyordu. 

Daha 1948 yilinda mese ormaniarinin yerlerine cam fidanlari dikilmeye baslandi ve hic bos yer kalmadi. Bulgaristan’in her yerinde cok sayida cam ormanları yetisti. Simdi bu ormanlardan binlerce kubik kereste ihrac edilmektedir. Yaz gunleri Kiliseli’nin Kara Kuz mevkiinden vb. yerlerden TIR’lar kereste tasimaktadirlar.

1912 yilina kadar Kucukviran Egridere kazasinin (ilcesinin) bir nahiyesi (beldesi) imis. Daha sonra belediye olmus. 1912-den 1922 yilina kadar belediye Kalaycilar mahallesinden Haci Hafizogullari ‘nin (Seyit Ahmet ‘in dedeleri) mali olan bir binada bulunuyormus. 1923 yilinda belediye binasi icin simdiki Saglik Ocagi ‘nin binasi yapilmis. 1928 yilinda Recepogullarli Huseyin Mumun Rustem ve Hasan Mumun Rustem benim dedem (Kurt Hasan) kardesler bir tutun magazasi yaptinnislar ve 1939 yilinda iflas ederek magazayi kapatmak zorunda kalmislar.
1929 yilinda Belediye binasi olarak simdiki muhtarlik binasi yapilmis ve ayni bina 1979 yilina kadar (50 y?l) Cebel’le birlesinceye kadar kullanilmis, simdi de muhtarlik olarak kullanilmaya devam etmektedir. 1925 ‘te Kucukviran Belediyesi Mestanli ilcesine baglanmis (gecmis).
1934 yilinda Belediye ‘nin karsisindaki bina memurlara lojman olarak insa edilmistir. Ayni yil koy hamami’ da kurulmustur. Hamam odunla isitiliyordu. cati katinda kucuk havuz bile vardi. Daha sonra hamamin ikinci kati ogretmenlere lojman oldu.

Koyun icme sulari 1936 yilinda Bekir Pasalar mahallesinin yanindan getirildi. Sirmalar mahallesine, Belediye merkezine (Belediye ‘nin yanina, hamanin yanina) ve Recepogullari’na uc cesme yapildi. Biz o zaman 4-5 yaslarindaydik ve kanallarin derin olmayan yerlerinde oynuyorduk. 

Cesmeler yapilirken Bay Taso adinda bir 
Bulgar cesmeci geliyordu. Belediye merkezindeki tas varlarda o zamanlarda yapilmis olacak ki, Belediye’nin trafian tas duvarlarla orulmus ve uc yerden genis giris
yapilan vardi. Belediye onundeki sadirvan da ayni yillarda ,yapilmistir. Sadirvan hala calisiyor ve icerisinde baliklar yuzuyor. 

Küçükviran (Misevsko) Tarihi

Küçukviran (Misevsko) Bulgaristan ‘ da Klrcaali Vilayeti’nin Cebel Belediyesi’ne baglidlr. Burada yasam Traklar’m buraya gelip yerlesmeleriyle basliyor. Traklar’rn ilk bastan devletleri yokmus ve daginik olarak yaslyorlarmls. Yine de onlar yuksek kulture sahi insanlarrms. Buraya ilk yerlesenler Odrisler ve Koe1aletler admdaki kabilelerrnis.

Traklar yakIslklI ve saglam insanlarrnls. Tanm ye hayvanclikla geyiniyorlarmls. Onlar baris seven insanlarmis, fakat gerektiginde yasadiklari topraklan korumak icin dusmanlarla kahramanca savaslyorlarmls. Bir efsaneye gore Spartak adinda bir Trak esiri, etrafina tum ezilenleri toplamls ve Roma imparatorluguna karsi savas yurtmus. Traklar onlarca yll Romalilarla savasmIslar fakat tum Balkan Yarimadasinin topraklarini kurtarrmslar.

Roma imparatorlugu maglup olup daglldIktan sonra bu topraklara Bizanslilar yerlesmeye baslamIslar. Rodoplar’in guzelliklerine taparak buralari Smolyonlar, MIrvarlar, Timocanlar, Strumyanlar vb. kabileler yerlesmisler. Hatta bir efsanede Orfey adinda bir sarkicinin Rodop daglarinda turku soyleyerek dolastIgl soy lenmektedir.

1955 yilinda köyun merkezinde (Belediye binasinin arkasinda) arkeolog Jivka Vijarova tarafmdan yapIlan kazIlarda Traklar zamanindan kalma mezarlar bulunrnustur. Mezarlar dortgen seklinde yapIlmls dort tas arasinda bulunuyordu. iclerinde o zamandan kalma taki (sus) esyalari vardi. Turklerin adlarini degistirirken bu mezarlari delil olarak kullandilar. Yani buralarda hicbir zaman Türk yasamamis demek istediler. Burada yasayan Türklerin ise bir zamanlar Bulgar olduklarini ve onlarin Osmanlilar tarafindan Turklestirildiklerini ispat etmeye cahstllar. Kücükviran’ da Dacev adinda bir Parti iscisi vardI ve Kiliseli’de (Honyanin ‘da) mezarliktaki mezar taslarinin 
siyah olmasinin sebebi Osmanlilarin onlari zorla Türkcelestirdigi ve taslarin onun icin siyah olduklarini ispat etmeye calislyordu.

Bilindigi gibi, Bulgar Devleti 681 Yllmda Han Asparuh tarafmdan kurulmus ve 300 Ylldan fazla hüküm sürmüstür. 1018 yllmda Bulgaristan Bizans tarafindan isgal ediliyor. iste o zamanlarda dis dusmanlardan korunmak iyin Etrem, Perperikon ve Ustura kaleleri kuruluyor.

Osmanlilar buralara 14. yuzyilim ortalannda geliyorlar. Anadolu ‘nun bircok yerlerinden goc edip Bulgaristan topraklarina yerlesiyorlar ve bircok koyler o zaman Osmanlilar tarafindan kurulmuslardlr. Mesela bizim Recepogullan Mahallesi Konya’ dan gelen Recep Pasa tarafindan kurulmustur.

Eski zamanlarda insanlar devletten, vergilerden uzak olmak ve dusmanlardan korunmak icin yuksek ve sessiz yerleri secerlermis. Mesela: Saltuklar, Kavuklular, Haclmehmetler, Celler, Mahmuthocalar, Konaklar, Odacllar, islamlar, Karaosmanlar, Haclbekirler, SIrmalar, Salifler, Hummethocalar ve daha bircok koyler ve mahalleler hep yuksek yerlere kurulmuslardlr.

Hepimizin bildigi gibi köylümüzün yakindandeniz yüzeyinden 1241 m. yüksekliginde bulunan Aladag tepesi vardir. Menekseli, Slrtkoy, Kontil vb. koyler de onun cok yakininda kurulmuslardlr. O zamanlarda kucuk dag koylerinin ve mezralarin arkasina “viran” kelimesi ekleniyormus ve bu da onlarin kücük oldugunu gosteriyormus. Mesela Kücükviran (Misevsko), Omurviran (Dijdets), Gökviran (Zvezdel), Korucaviran (pidartsi), Saricaviran (Samokitka), Yunusviran (Budino), Basviran (Yavorovo) vb.

        

Osmanlilar doneminde yalnz Klrcaali ilinde 38 Ortacag kaleleri varmls. “Perperikon “, “Hisar”, “Ustra “, “Asaraltl “, “Kale “, “Burgaz” vb, kale adlaridlr. Yine Klrcaali ilinde 443 koy varmls. Yalniz bizim koyiümuzde o zamandan kalma 15-16 mahalle vardir. SIrmalar. Recepogullan, ibisler, KalaycIlar, Islklar, Kocayusu.fogullan, Sukurler, Konaklar, Karaosmanlar, OdacIlar, Islamlar vb. gibi.
Bulgar tarihcelerine gore, en fazla Bulgarlarin MuslumanlastIrma ve Turklestirilmesi 1666 ve hele 1669 yIllannda gerceklestirilmistir. Fakat Seyh Bedrettin’in “Müsliimanlar ve Hristiyanlar aralarinda dostca ve baris icinde beraberce yasamaizidlar” soz1erini de hatIrlatmadan geyemiyorlar.

Rus-Turk Savasindan sonra (1876-1878) bu topraklar yine Osmanli Idaresi’nde kaliyor. Fakat 34 YIl sonra (06.10.1912) buralari da Bulgaristan’a geciyor.

Birinci Dunya Savasl ‘ndan sonra Perperek taraflarinda Topal Kadir’in cetesi ve Cebel taraflarinda ise Kopuk Sayit’in ceteleri beliriyorlar ve halka korkulu gunler yasatIyorlar. 1919 Yllmda Aleksandlr Stamboliyski Hukumeti bu ceteciler iyin Af kanunu clkariyor, fakat Stamboliysler karslt1ari cetecileri Bulgar Cifler Birligi (BZNS) azasi diye kursuna diziyorlar. (Kopuk Sayit ‘in mezari Teriiler Deresi ‘ne yakln bir yerdedir.) 

Bilindigi gibi Osmanli Devleti 623 senelik sanli tarihi boyunca 60 kadar Ulkeyi egemenligi altina alml$ ve adaletle idare etmi$tir. Bulgaristan, Osmanli Yönetiminde en uzun sure kalan ülkedir. (545 Yll). Rumeli ise 34 yIl sonra Bulgaristan ‘ a bIrakIlmlstIr. Bu kadar uzun süren yonetirnden sonra pek tabi ki, her sey Türk orf ve adetlerine göre yapilmasini gerektiriyormus .

Mesela köyümUzün adl 21 Eylül1934 Yilina kadar hep Kücükviran iken bu tarihten sonra Misevsko olmus. Ben Kücükviran köyünün Recepogullari mahallesinde dogdum ve 1932 dogumluyum. Kücüklümden beri mahallenin, köyümün ve yoremin tarihi ile ilgilenirim. Her zaman yashlarla sohbet eder ve onlardan yorenin tarihi ile ilgili bilgiler alir ve onlan bir yere not ederdim. Ben en fazla mahallemizdeki Hacl Mehmet’in Recep (Haci Aga) denilen oldukca yasli olan komsumuzdan bilgi alrrdlm. O, soyle anlatIyordu. “Recep ‘in Ali ’si” mahallesinin kenarindan bir yol gecer. O yolun adl “Uluyol” dur. Neden Uluyol’dur, cünkü o yol “ipekyolu” nun devamldlr. Yol isiklar mahallesinin kenanndan ve “Koca Mezarlik ‘in” da kenarindan gecer. Mezarlik neden “Koca Mezarlik ‘tir”, cunku o mezarlikta cesitli milletlerden mevtalar gömülmüstür. Ayni yol Hümmethocalar mahallesinden gecer, fakat o koye varmadan bol suyu olan pinarlarin yanina bir han, bir de kilise yapllir. Kilise köyün Bulgar oldugu icin degil de, o yoldan Hlristiyan1arin da gectigi icin yapllmlstIr. 1934 Yllinda Kücükviran nasll Misevsko olduysa, Kliseli ‘ de (Tsirkvitsa) olmustur.
Baska bir rivayete gore ise “Kiliseli ‘nin Kiliseli degil de, Kel Salih oldugu da soyleniyor” diyordu.

Kücükviran’da bizim küctiklügümüzde, hatta yakm zamana kadar duvarlari duran camaslrhane vard!. Camaslrhane, simdi de Türkiye’nin bircok koylerinde halen kullanIlmakta olan camaslrhaneler tipindendi. Kücukviran’ daki camaslrhanenin de Osmanh1ar Devrinden kalma ihtimali byüktür.

Simdiki Saglik Ocagl binasinin karslsmda tek katli dükkanlar vard!. Onlar soldan saga dogru soy1e slralamyordu: l.bina Haclbekir1er mahallesinden Dogramacl Yusuf’a aitti. O binanin üstünu kahve olarak kullaniyor, alt katinda (bodrum)da ise dogramacilik y
aplyordu. Onun yaninda Recepogullari Nazifoglu HaflZ FaYlk’ in ve Haclbekirlerli Sakir aganin dükkani vardl, onlarin yanmda Fettah Aga her gun slcak kuru fasulye kaynatIyordu. Fettah aganin yaninda Kalaycllar Salim Aga (Yemenci Salim) ve Celiller mahallesinden Halil ibrahim’in Kunduracl isyerleri bulunuyordu. Bu dükkanlar dizisinin sonunda Müdür Haflz (Klr Hafiz) ve Kurt Hasan’m ortak calistlrdlklan kücük bir firn vard!. O kucuk firin II. Dunya Savasl Yilarinda 9 koyden gelen insanlarin ihtiyaclarini giderecek kadar gece gündüz haril haril cahslyordu.

Yukarida adl gecen bakkallara un, seker, tuz, gibi yiyecek gIdalari develerle tasiniyordu. Develer dükyanlarin onune yatiriliyor ve yukleri oyle indiriliyordu. Bir deveye 50′er kilogramhk 6 veya 8 cuval yükleniyordu. Daha hafif yiyecek gIdalari ise katIr arabalanyla tasiniyordu.

Belediye binasinin onündeki sadlrvandaki kIrmlzl bsklar cok eski zamanlardan beri orada yuzerler. Varna’ya gittigim bir gezide “Deniz Parkl ‘nda” akvaryumda bahklarin adlarinin “kakaruda ” oldugunu ve cin’ den getirildiklerini ogrendim.

Kucukviran koyu Egridere ‘ye bagl1yken. Egridere’den teller agactan agaca baglanarak Recepogullari mahallesine kadar telefon geliyormus. Ayni telefonun cengelleri ve fincanlari yakina kadar mahallemizin icinde bulunan bir karaagacta duruyordu. Son Yillarda beliren bir hastalik karaagaclari kuruttu. Telefon izleri iste o zaman kayboldu. Yine o yillarda bazl kucuk davalarin mahalledeki mescitte yerinde bakildlgl da soyleniyor. Belki Stamboliyski zamaninda olacak ki, mumkun oldugu kadar Belediyelere hukukcular seciliyor veya atamyormus.

 
 
  balkonoloji-niyazi akkılıç
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  niyaziye göre zaman tamamdır.
  ATATÜRK SÖZLERİ
Bugün Kurban Bayramı, kurbanlar kesilecek sevap niyetiyle etler dağıtılacak herkese. Yürekler bir olacak gönüllere kilitlenecek. Gökler rahmet bereketiyle yağmurlar boşaltacak yeryüzüne. Bugün hepimizin yüreği şenlenip bayram sevinciyle coşacak. Hepimizin Kurban Bayramı kutlu olsun. İSTİKLAL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Akif Ersoy

www.htmlmekani.tr.gg
FİKRİ HÜR, İRFANI HÜR VİJDANI HÜR ,BİREYLER OLMALIYIZ. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK AKLIN VE BİLİMİN ÖNCÜLÜGÜNDE TÜRK KÜLTÜRÜNÜ ÇAGDAŞ UYGARLIK DÜZEYİ ÜZERİNDE OLMASI VE GELİŞMESİDİR. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ULUSLARA EGEMENLİK -FERTLERE ÖZGÜRLÜK! BALKANOLOJİ ARAŞTIRMALARI MERKEZİ ÇAGRI BALKANOLOJİ Merkezinin ilk kurma kararını toplantısı25 Mayıs1988 yılı Toplantı yeri Kartagümrük/Fatih-İstanbul Adesinde kararlaştırılarak Balkanlarda Türk Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Dernegi olarak kurulmuştu.Lakin Dernek Üc yıl sonra 1991 yılında maddi olanaksızlıklar Tarafından kapandı. Bu duruma meydan vermemek için ve Balkanlardaki Kültür, Dil, Mimari Tarih EGİTİM, Edebiyat ve Sanat kıyımına tahamül edemeyen sayın NİYAZİ AKKILIÇ-İSTANBUL/Gaziosmanpaşa Merkezinde ÖZEL kurduğu, BALKANOLOJİ ARAŞTIRMALARI Merkezi Salih paşa caddesiN.14. adresinde Altaylardan Tunaya Darneginin catısı altındadır.Kurucular ve üye. 1.-NİYAZİ AKKILIÇ Başkan Emekli Memur. 2.İDRİZ KAHRAMAN Başkan Yardımcısı Gazeteci ve Emekli. 3.MELEK TABAK ALTAY TUNA Dernegi Sekreteri 4.NİZAMİ ALPER AKKILIÇ Kurucu üye-öğrençi. 5.HÜSNÜ ZAKİR-ÖĞRETMEN Kurucu üye Bulgaristan BALKANOLOJİNİN BAŞLIÇA AMACI Niyazi Akkılıçın 40 yı boyunça topladığı 600 yıllık eski kitaplar, belgeleri, süreli yayınlardaki Balkan haberleri, belgeleri, resimleri korumak Mimari Türk-İslam İzlerini ve Mirasımızı araştırmak ve Tanıtmak ENVANTERİNİ VE Arşivini düzenlemek, kültürel eserlerimizi itinalı bir şekilde deizmek, restore ettirmek, Araştırmacıları, Uzmanların hızmetine sunmak, Katoloklar ve kitaplar hazırlamak Radyo ve Televizyon gazete ve Dergi, gibi duysal görsel, yazısal, yayın araçları ile ülke ve BalkaN Türk Dünyasının Tarihi kültürel sanat varlığını DİĞER Ülkelere ve Dış Dünyamıza tanıtmak için Sergiler, Paneller, Konferanslar düzenlemek ve İnsanların Dikkatine Hızmet ve tanıtımına sunmaktır.BU NEDENLE tarihimizdenen bu ğüne kadar Balkan Ülkelerinden Anavatan Türkiyemize Göç ETMİŞ Bulunan Balkan-Rummeli Göçmen Vatandaşı Türk ve Müslüman vatandaşlarımızın ellerindeki kültürel Tarihi BİLGİLERİ-Resimleri,tapu, evlilik, gazete- matbuat,broşür,kitap, vesika gazete, dergi, okul şahadetnamesi v.s. herne varsa bildirmeleri içi ÇAGRIDA BULUNMAKTAYIZ. Bu Çagrı aynen Balkanlarda yaşayan Türk ve Müslüman kardeşlerimiz içinde geçerli olup gereken ilgiyi Balkanoloji Araştırmaları Merkezine göstermelerini beklemekteyiz.Bu Çagrı Balkanlarda zor kalan Türkçemizin ve Tüm ECDADIMIZIN, SİZLERE HİTABEN KUTSAL ÇAGRISIDIR. Bu Çagrı ecdat yadiğarı yıkılan, yakılan,kırılan, yok olan, ayni zamanda ayakta dimdik kalmayı saglayan ben varım diyen Camilerimiz, Mescitlerimiz, Saat KULELERİMİZ, Çeşmelerimiz, Tarihi Türk evleri, konakları, Sarayları, köşkleri, pınarları, hastaneleri, demiryoları istasyonları, kütüphaneleri, Çiftlikleri, v.s. her adım başı Türklük kokan Tarihi kültür sanat eserlerimizin tanıtım ve araştırılmadsı için Han Vhamamlarımız, dag, tepe, bag, bahçe, tarlalarımız, okul ve Dükkanlar, arölyeler, işlikler, fabrikalar Osmanlıda bvu ğüne kadar her nr varsa hepsinin bildirilmesi için bu merkeze baş vurmanızı ve irtibata geçmenizi bekleriz. niyaziakkilic@hotmail.com http./balkanolojicom.tr.gg../ Tel.+905357910694 Veya Altay Tuna Göç Dernegi-Balkanoloji Araştırma Merkezibaşkanlığı. Salihpaşa cad.N.14/K.5.. Berec-Gaziosmanpaşa/İstanbul. Adresine bekleriz. Güzel Anadolumuzda hür ve Müsatakil /bagımsız/ yaşamak için Balkanları-Rumelliyi unutamayız. Rumeliyi –Balkanları unutmak Kendimizi inkara çalışmaktır.Bizler kültür hazinesinin bireyleri olarak, Ulusumuzun gencinden yaşlısına kadar, memur, köylü, işçi, şair, yazar, Cumhurbaşkanından Başbakanına kadar Millet vekilleri, gazeteci, televizyoncu, yayıncı, üniversite öğretim üyeleri, Bakanlarımız ve Bilim adamlarımız Aydınlarımız ve öğretmenlerimize kadar dernekçilerimize yedisinden yetmişine kadar hepimize BÜTÜN Balkan kökenli ve Anadolu olan hepimize çandan yalvarıyoruz ve çağrıyoruz. Geliniz Balkanolojide3 Buluşalım.Sizler bizlere sahip çıkarsanız bizlerde dünya durdukça yaşamaya devam edeçegiz.BNoşuna öşmedi bu kadar insan. Boş yere akmadı oluk oluk kan. Kalk artık ulusum. Kalk artık uya. Yalvarıyoruz. Yalvaruyoruz. Sözde sizlerin sazda sizlerin. Madi ve Manevi yardemlarınızı bekleyoruz.Çünkü bizleri BNalkanlarda Binlerce köy, şehir samanlıklarında, tavanlarında, sandık köşelerindeki, hatta kömürlüklerdeki çöplüklerdeki onları ateşlerden topşlayarak farelerin kemirmesinden, örümçek aglarıdan kurtararak 10 BİNLERCE VE 100BİNLERCE DOLAYINI BULABILECEK KÜLTÜR TARİH İNÇİSİNİ İstanbul ilinin Gaziosmanpaşa ilçesinin Salih paşa Sokagı N.14. K.5. Berec ADRESİNE Balkanoloji Araştırmaları Balkan Türklerinin abide Şahsiyeti sayın Araştırmacı BaşkanNİYAZİ AKKILIÇ Beye göndermenizi bekler candan teşekür etmeyide bir borc biliriz. Unutma ve şu mısralarıda hatırlayalım. Boşuna akmadı bunça kan Boşuna ölmedi bu kadar insan, Boş yere akmadı oluk oluk kan. Kalk artık ulusum , kalk arttık uyan. Balkanoloji başkanı Niyazi AKKILIÇ DİYORKİ,Balkanlardaki Türk Kültürünü varlığını araştırmak, bulmak, tanıtmakl, yaymak ve yaşatmak her Türkün en Kutsal görevidir. Eger Milletleri bir ulu Meşe AGACINA BENZETİRSEK BU AGAÇ MUHTAC OLDUĞU NEMİ GEÇMİŞTEN ALIR VE O SAYEDE İSTİKBALE/GELECEGE/ KÖK SALAR.Atalarımızın bıraktığı Tarihi Kültürel eserler Gelecegimizin en büyük teminatıdır.. /güvencesidir/Onları yok olmaktan kurtarmak bizim birinci görevimizdir. İşte bunun Çagrısını AnaDOLU Türküne ve Balkan Türklerine içtenlikle yaparak bu göreve bir nebze olsun yardımlarını beklemekteyiz. Saygı ve selamlarımızla Balkanoloji Araştırma Merkezi başkanı Niyazi Akkılıç-İstanbul. İrtiat. niyaziakkilic@hotmail.com. http./balkanolojicom.tr.gg./ http/hurbalkancom.tr.gg./ Tel.+905357910694. Salihpaşa cad.N.14. Gaziosmanpaşa/İSTANBUL. HÜRMET VE SAGI DOLU SELAMLARIMIZLA. Balkan Türklerini catımıza haberlerini ve desteklerini bekleyoruz. BALKANOLOJİ BAŞKANI-Niyazi Akkılıç-istanbul.
  TÜRK TARİHİNDE ÜÇ ATA
OĞUZ ATA ,KORKUT ATA KEMAL ATA 1:OĞUZ ATANIN İLİ BİZİM ORTAK İLİMİZ. 2:KORKUT ATANIN DİLİ ,BİZİM ORTAK İLİMİZ 3:BİZİM ORTAK YOLUMUZ
Osmanlıda Giyinim

sitene ekle

Myspace Graphics
  DELİORMAN TÜRKLERİNE
BALKAN TÜRK VARLIGINA DOGRU YOLU GÖSTERECEK ÇOBAN YILDIZIBİR ÜMİD VEİMAN GÜNEŞİ HALİNDE DOĞARAK YÜKSELMİŞTİR.DELİORMAN TÜRKLERİ İÇİN TEKYOL DEMOKRASİDİR-ZAFERDİR-ADALETİR.BU ZAFER ÖZGÜRLÜĞÜN TEK YOLUDUR.KABUL ETMELİYİZ.
NİYAZİ AKKILIÇ

BALKONOLOJİ ARAŞTIRMASINDAN ÖZETLER
BULGARİSTANDA TÜRKLÜK MÜÇADELESİ
Balkanoloji araştırma merkezi başkanlığı olarak özetlemek istersek,Altaylardan Tunaya
Göçmenler Dernegi ve onun rehberliğinde yörütülen Balkan dil, kültür, Tarih, Mimari Egitim, Edebiyat v.s. Araştırmalarımız Balkanoloji Araştırma Merkezi adı altında Başkan
Niyazi Akkılıç yönetiminde Balkan-RumelliTürk kültür varlıklarının Mirasını araştırmak ve tanıtmak plan ve projeli uygulamalarlan arşiv ve Eanvanterini çıkarıp Balkan Türklerine sunabilmektir. Başlıçada genel amacımız bu yönde yapılan çalışmalardır.
Balkanoloji Merkezinin bu yönde yürüttüğü araştırma ve çalışmaları destekleyen Ana DOLU Türkleri VE Balkanlardaki TÜRKLER VE Göç etmiş bulunan Balkanlı aydınlarımızın bu konuda BALKANOLOJİ olarak açık ve net olarak her Türkün – her bir AYDIN KİŞİNİN öğretim üyesi veya gazeteci – Tarihçi kim neler Balkanlar ile ilgili neler bilirseler, bize fikir ve düşünçelerini hiç sakınmadan bildirmelerini içabında kendi özel fikir ve düşünçelerinide sunarak katkı ve desteklerini ve bizimle birlikte yer almalarını bir Balkanlı Türkü olarak beklemekteyiz. Emai,l. niyaziakkilic@hotmail.com. http./balkanolojicom.tr.gg./ http./hurbalkancom.tr.gg../ +905357910694 olarak arayabilir ve iletişim kurabiliriz.Muhterem Balkanlı Türkleri-Bizler yani atalarımız Balkanlara-Anadoludan gelen ve göç eden yürük Türkmen Türkleridir.
Balkanolojinin başlıça genel amacıda önçelikle Balkanlardan Anavatan Türkiyemize göç gelmiş olan Balkan Türklerinle ve Oralarda kalan akrabalarımızla balkanlı türklerlen kültürel, sosyal, Tarihsel baglarımızın derin köklerini araştırmak tanıtmak ve yaşatmak için yerliyerinde bilimsel araştırmalar yapılarak Türk kültür tarih varlığını yeninesle daha iyi tanıtmak için bunuda belirli zamanlarda bizim olan ve yüreklerimizde ve beleklerimizde halen bizim bilinen Balkanları ve oradaKİ VE YAŞAYAN ÜÇBEYLERİ VE Türklerlen ilğili bilinen bütün haber ve bilgileri, hep berabercesine, Birlik- Beraberlik- Dirlik ve Dayanışma içersinde hepberaberçe kanımız çiğerimiz olarak paylaşmaktır. Bunun için Balkanoloji araştırma merkezi sizlerden düşünçe ve fikirlerinizden bu konuda katkılarınızı ivedilikle beklemekteyiz.BULGARİSTANDAN DÜNDEN BU GÜNE YAPILAN GÖÇLE
1878-80 Yılları1,000.000. kişi aile,
1880-1912 yılları440.000kişi ailr.
1912-1951yılları154.000kişiaile.
1951-1978 yılları130.000kişi aile
1978-1990 yılları345.000 kişi aile
1990-2000ylları185.000 kişi aile
Böylece Bulgaristandan Rus-Türk harbinden sonra başlayan ve 2000 yılına kadar süren 130 yıllık bir zaman içinde Bulgaristandan 2,254. 000 Türk ailesi göç ermiştir. BU göç ailelerini ortalama 3 kişi olarak hesap etsek 6.762.000 Türk bulgaristandan göç etmiş oluyor.
Bu ğüm yapılan Araştırmalara göre Balkanlardan GELEN Türk Göçmenlerinin sayısı Anadoluda 36575 850 kişi olarak biliniyor bu rakamın 18725250 si Bulgaristan kökenli olduğu amlaşılmaktadır.Bunun için Bulgaristan ve Türkiyede secimlerde yapılan ikili anlaşmalar bu konuda büyük rolü olmaktadır. Bulgarista HÖH-nin lideri olan sn. Ahmed Doğan için bu rakamlar Bulgaristan Türkleri için Barışın VE Daletin saglanmasında Demokrasinin genel unsurlarıdır.Unutmayalım ve devamlı kalplerimizden silinmeyen AZILI KOMUNİST Rejminin Mimarı Todor Jivkof döneminde Mestanlı meydanı basan taklar ve altında ölenler sonra benkovskide küçük Türkkanın Anakuçagında öldürülmesi ve yine HAK VE ÖZGÜRLÜK MÜÇADELESİ VEREN Niyazi İbrahimin oglu StaraZagora İLİNİN Rıjena/Hamursuz / köyünde boğzlanmadını babası Müslüman Pomak Türklerinin haklarını savunup müçadele verdiğinden öldürülerek tam g göç etmeside altı ay sonraya bırakılması ve baskıda bulunması nasıl unutulur. Bu iki küçük çoçuğun ölüm sonrası Analar ve Babalarda şehit edilmedimi, Birçokları Zındanlara gönderilmedimi, SÜRGÜNLERE Balenelere gönderilmedimi. Bütün Bulgaristan Türk aydınları, gazeteci, yazarı, doktoru v,s. Baskılara tabii olmadını. Zorla isimler degişmedimi, dil- din kültür ve Türkçemiz yasaklanmadımı hangisini sayalım okadar çok yasaklar vardıki. Bütün bunlar nasıl unutulur.
Bulgarlaştırma ve soykırımı için yapılan katliamlı baskıları zulmün pençesinden kurtulmak için Binlerce Şehitimizin akan Sıçak kanları için onları yad etmek savunmak için davaya milli şuurla destek verenler BELENE SÜRGÜNÇÜLERİ VE Cezaevi mahkümları v.s. her bir tutuklu ve zulum gören Türkler ve Müslümanlar kendi milli yapılarınla ve Milliyetçi Türklük duyğularınla mücadeleler vererek örnek olmaya gayret göstermekteydiler. Türk milletine örnek olmak için Önçe Türkçemiz Dil Egitimimizin yeniden destek görmesi için Her Bulgaristan Türkünün BAŞI Göklere ERMESİNİ BEKLERKEN MAALESEF HALA DAHA TÜM Demokrasilere ve ÖZGÜRLÜKLERE RAGMEN Avrupa Ülkesi olan Bulgarista Yinede Türk okullarını önemsemediler. Türk Milletvekileri ve lider SNaHMED Doğan yine yalnız kaldı. Ataka milliyetcilerine yenilmiş oldu. OBİR GÜNEŞTİ LAKİN Bulgaristan Türklerine Sıçaklığını verip kanadı altına alamadı. BURADA Türk MİLLETİ YİNE ÖKSÜZ VE YETİM KALDI. Bulgarlaşmada dökülen ASİL Türk kanlarının tam terzisini bularak tartamadılar. BU KANI YERDE BIRAKMAMAK İÇİN BAŞTA Bulgaristan Türklerinin baskılarını ve zulmü unuturabilmek için bir nebze Türk OKULLARINI AÇARAK Türkçe egitime yön verilmemesi çok çok acıların ve zızıların nar taneçiği olarak bırakılmıştır.UYARIYORUM. sakın daha geç sayılmaz. Asla asla unutmayınız ve unutmayınızki unutulmasın tarihin mazisi hatırlasın ve özgürlük günesinin aydınlığı herkesi Demokrasi içinde ısıtabilsin.Bulgaristan bu gün Türk ve Müslüman 3750560 kişi bu olayların gerçekleşmesini beklemektedir.Ey Balkanlı Türküm dur hemen gitme. Durduğun yere hele bir bak. ŞU ANDA Balkanlardasın. Bulgaristanda geldiğin Deliorman veya Güller vadisindesin hiç fark etmez.Bu Topraklar Anavatandan koparıldıktan sonra topragın bereketinebıraktığın evine yurduna malına bahçe ve tarlanaı nasıl yitirdiğini biliyorsun. Kalmadımı BEŞPARASIZ VE HİÇ PULSUZ BULGARLARA TESLİM EDİLMEDİMİ.Arkasında kocaman bir Türk mirası ve hatırası olan bu topraklar atalarımızın alın terinle kazandığı topraklar degilmiydi. Bunun için sen hala Evladı Fatihanların bir neferisin ve evladısın. Torunusun.Unutma sen hala fatihanların topraklarındasın. Çünkü TAPULAR Ankarada HALA ARŞİVLERİMİZDE SAKLANMAKTADIR.
Şehitlerimizin ve Gazilerimizin bu topraklarda akan Sıçak kanları vardır. Bunu size milli duyğularumla anımsatıyorum. Bastığın Bulgaristan Topraklarında unutma 600 yıllık ceddinin ve atalarının müçadele şerefi şanı, emegi var. Anıları ve tarihi var olup yazılmış tarihi miras tapularımız vardır. Başını rg ve şunuda hiç unutma durduğun yere bir bak. Bir Fatiha oku. SONRA GENE DURDUĞUN YERE BAK UNUTMADAN Milli Müçadelemizi
Tanı daha fazla tarihinden bilgi almak isterseniz bizi ara niyaziakkilic@hotmail.com.
http./balkanolojicom.tr.gg../ http./hurbalkancom.tr.gg../ +905357910694. ara ve sor öğren.
Şehitlerimizin yüzüne nasıl bakacaksınız. Nerede kaldı Türklerin DOĞAL HAKLARI. Nerede kaldı Şehit Türkümün akıtılan saf temiz kanları. Bunları Bulgaristan Baş Duşmanı Jivkof yönetiminin Devamçılarına peşkeşmi çekileçektir. Yoksa ADALET YERİNE GELEÇEKMİDİR.Böyle giderse Türk ve Bulgar bie arada yaşaması zorlaşaçak gibi geliyor Buşlgaristan Türk halkına. Avrupa Birliğine girdik onlarıda ikna etmedeBulgarlar kadar zormudur. UYANIK milletvekili Türklerimiz nerede YOKSA kara para veya dalevera peşindelermi. BÖYLE BİR VAKA VARSA NASIL ÇIKARSINIZ KARANLUIIKLARDAN AYDINLIĞA. Unutma Bulgarisrand Nigboludan başlar Türk Müslüman İMTİHANLARI, vidin, PLEVEN, VARNA, ŞUNMNU, ŞİPKA KAZANLIK eskizagra, tırnava, Filibe , Burgaz, elena gibi uzar gider Türkün verdiği kahraman şehitlerinin kanı unutmayın egri işler yapmayınız. Sizlerde kafirler gibi bu kanlarda boğulma ihtimallerine sakın düşmeyiniz. Yine SULANMAsın ATATOPRAKLARI ŞEHİT KANLARINLA METİN OLUP Milletin sadık erleri olalım.şimdi Balkanoloji olarak ATATÜRKÜN SÖZLERİNLE BİTİRİYORUM.
Bizler Altaylardan Tunaya göçmen TÜRKLERİ VE ÜYELERİ Balkanoloji Araştırma çalışanları olarakta, Bulgaristanda Şehitlerimizi büyük saygıyla anıyoruz. Türk milleti ve onun çocukları olarak her zaman ACDADINI TANIDIKÇA, ONLARA SAHİP ÇIKTIKÇA YİNE BÜYÜK İŞLER YAPAÇAKTIR. Türk Medeniyetinin ufkundan doğan yeni bir güneş gibi devamlı parlayaçak ve Tarih sayfasında yine Türk ası ilebet yazılacaktır. Mustafa Kemal AtaTürk.. metini yazan ve hazırlayan . Balkanoloji kültür tarih başkanı Niyazi AKKILIÇ-İSTANBUL. SAYGI VE HÜRMETLE BALKAN Türklerinden yanıt ve destekler beklemekteyim. 9.01.2009.yılı. NİYAZİAKKILIÇ-İSTANBUL.


BALKANOLOJİ ARAŞTIRMA MERKEZİ ÇALIŞANLARI ADINA YAPTIĞIMIZ BALKAN TÜRKLERİ VE MÜSLÜMANLARININ UYGARLIĞINDAN BU ĞÜNE KADAR BALKANLARDAKİ GELENEK, GÖRENEK, ÖRF VE ADETLERİMİZ DİLİMİZ, DİNİMİZ, KÜLTÜR VE TARİHİMİZ EGİTİM VE EDEBİYATIMIZ KİMLİĞİMİZ VE VARLIĞIMIZ HER YÖNÜYLE BİLİMSEL AÇIDAN ARAŞTIRILARAK KAYITLARA GEÇMEKTEDİR. BU GÜNE KADAR BİRÇOK ÇALIŞMALARDA BULUNDUK. GENELLİKLE BULGARİSTAN DAKİ MİMARİ KÜLTÜR İZLERİMİZİN DÜNÜ VE BUĞÜNÜ 600YILLIK MİMARİMİZ ESKİ EV VE KONAKLARIMIZ V.S. OLMAK ŞARTINLA BULGARİSTANDA TÜRK YAPISI KESİN OLMAYAN BİR 3339 ADET ESER GÖSTERİLİYORDU. BUNLAR ÇOK YETERSİZ OLDUĞUDA BİLİNİYORDU SON BULGARİSTAN ÇALIŞMASINI BAGLANTISINDA GÖRÜLDÜKİ 222812 ADET ESERİMİZİN YANLIZ 168750 ADEDİ TARİHİ TÜRK KLASİK STİL YAŞADIĞIMIZ ECDAT EVLERİ ÇIKMIŞTIR.1660ADET YENİ VE ESKİ CAMİ VE MESÇİT VARDIR.YANİ UZATMAYAÇAGIM BU ESERLERİN LİSTESİ 55ADET CEDVELDE TOPLANIYOR. TÜRKLÜK VE MÜSLÜMANLIK KÜLTÜRÜ OKADAR ÇOK DERİNKİ ANLATMAYLA SON BULMAYOR. BÖYLE BÜYÜK BİR IRKIN VE FATİHİN TORUNLARI OLARAK BİZLER GEÇMİŞİMİZE SAHİP ÇIKALIM. SET ÇEKENLERİ UYARALIM VE GERÇEGİ ANLATALIM. BİRLİK, DİRİLİK, BERABERLİK DAYANIŞMA BU DÖRT SÖZÜ KEMİKLEŞTİREREK TÜRKLÜĞÜMÜZE SAHİP ÇIKALIM. NETEKİM SAYIN ERDİNÇ BEYİN SÖYLEDİKLERİ ÇOK YERLİ YERİNDE TÜRKSEK SAPINA KADAR TÜRKLÜĞÜMÜZÜ BİLELİM VE KİMŞİĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM. SÖZ EDİLEN ERDİNÇ KARDEŞİMİZİN GİBİLERİNİN DAHA ÇOK OLMASINI DİLER BALKANOLOJİ ÇATISI ALTINDA TOPLANMAMIZI BEKLEMEKTEYİM. BÖYLE ARKADAŞLARLAN GURUR DUYMAK TÜM TÜRK MİLLETİNİN HAKI OLMASINI İSTERİM ENDERİN SELAM VE SAYGILARIMLA NİYAZİ AKKILIÇ-İSTANBUL.BALKANOLOJİ BAŞKANI.


DUYURU

BALKANOLOJİ MERKEZİ
Balkanlarda Türk Dil Kültür Tarih Araştırmaları merkezinin kuruluşunun yegane amacı bütü Balkan Ülkelerindeki gecen 600 yıllık Türk –Müslüman Kültür Medeniyetinin varlığını araştırmak ve bu ülkelerde çeşitli sebebler yaratılarak kaybolan Mimari anıtlarımızın ve kültürel güzeliğimizin yıkılması, yok edilmesi, kaybolması, yakılması ve yıktırılması gibi birçok nedenlerlen GEÇMİŞ TARİHİMİZDEN BU ĞÜNE KADAR KENDİNİ KORUYABİLMİŞ VE DİMDİK AYAKTA KALAN Mimari kültür izlerimizin ve Osmanlı
Yapıtarınıo tek tek köy ve şehir demeden araştırarak , meydana getirmek istediğimiz Balkan Mimari Eserlerinin dünü ve buğünü diye Envanterini ve arşivini çıkarıp gereğinçe düzenlemektir.Bizlere bu konuda daha ayrıntılı ve verimli çalışabilmek için, daha bilimsel çalışmalarda bulunmak ve katkı saglamak, bilği alışverişini hızlandırmak, özğür ve daha çok yaratıcı birer bireyler olarak Balkanlılara genç Araştırmacılar yetiştirmek ve böylecede ilmi ve bilimsel sonuçlar çıkararak ortaya koyabilmektir.Böylecede Balkanlardaki yıkılan köprüleri yeniden inşa etmek demek Balkan Ülkeleri halkları arasında yeniden bagları genişleterek İşbirliği ve Dostluklar kurarak, kuvvetlendirmektir.Kardeşliği güçlendirmek gayesinlede Dünyamızın ve insanlığın daha güzel olabilmesi için Evrensel mücadeleleri Dünya Barışına, Demokrasi yolunda hak ve adaletini saglamakla yeni içerikli elemanlar saglanmasında, yetiştirilmesinde düşündüğümüz amaçlardan yeganesidir.
Balkanoloji di, kültür tarih araştırma merkezinin ayrıça kısa adıda BALKANOLOJİolarak
Saptanmıştır.Bu Kuruluş 1988 yılında bir Balkanlı Osmanlı kuruluşu olarak kurularak
İstanbul-Gaziosmanpaşa ilçesinde Tüm Balkan Türklerini kapsayan bir bilimsel araştırma kuruluşu olarakTarihi Türkiyemizin İstabul kentinde nufusun önemli bir bölümü Balkan Türkleri oluşturması göze alınarakBalkanlarda Dil, Kültür, Tarih Mimari ARAŞTIRMA MERKEZİ Kordinatörü ve Araştırmacı Sn. Niyazi Akkılıç Başkanlığında kurulmuştur.
Kuruluşumuz bütü Balkan Türklerine ve Göçmen Derneklerine kapısı açık olup gerekli Balkan ülkelerinle ilğili balkan Türklerinden bildikleri bilgileri, belgeleri, eserleri ulaştırmada gayret gösteren birçok Balkan Türkleri derneklerine ve Altay Tuna Dernegi Üyelerine gönülden teşekürler eder ve mütemadiyen daha hızlı bir akışla şu iletişime yer vermelidirler. niyaziakkilic@hotmail.com. http./balkanolojicom.tr.ğğ./ +9053579106.
Adres.Salih kardeşler cadesi.N.14. Berec-Gaziosmanpaşa/İstanbul.Niyazi Akkılıç.
  EĞEMENLİK-ÖZĞÜRLÜK
ULUSLARA EGEMENLİK FERTLERE ÖZĞÜRLÜK
M.K.ATATÜRK.

BİTİRDİM ESRİMİ SİLDİM KALEMİM
NİYAZİ AKKILIÇ

DİLDE ,FİKİRDE, İŞTE BİRLİK . İ.GASPIRALI-KIRIM

BALKANLARDA TÜRK KÜLTÜR VARLIGINI ARAŞTIRMAK BULMAK ,TANITIP YAYMAK HER TÜRKÜN EN KUTSAL GÖREVİDİR.

EGER MİLLETLERİ BİR BÜYÜK MEŞE AĞAÇINA BENZETİRSEK ,BU AĞAÇ MUHTAC OLDUGU NEMİ GEÇMİŞTEN ALIR VE O SAYEDE İSTİKBALE KÖK SALAR. ATALARIMIZIN BAKTIGI TARİHİ KÜLTÜREL ESERLER ,GELECEGİMİZİN EN BÜYÜK TEMİNATIDIR.ONLARI,YOK OLMAKTAN KURTARMAK BİZİM BİRİNCİ GÖREVİMİZDİR
NİYAZİ AKKILIÇ.

TÜRKÇEMİZ

ANALARIMIZIN DİLİ ,ANADİL ,DİLLER GÜZELLİK YERİNE KILIÇTAN KESKİN ,ÇELİK TEN SERT , KAYADAN SARP,BORADAN HIZLI, İPEKTEN İNCE ,KELEPEKTEN UÇUÇU, ÇİÇEKTEN RENKLİ ,ALTINDA PARLAK , SUDAN DURU ,TÜRKÇEMİZ....
NİYAZİ AKKILIÇ

EY TÜRK EVLADI
KİM OLDUGUNU, NERELERDEN GELDİĞİNİ VE ŞİMDİ NERELERDE OLDUĞUNU HİÇ SOR GULAMA FIRSATIN OLDU MU? BAYRAGININ RENGİNİ TOPRAĞINI KOKUSUNUN KANININ ASLETİNİN FARKINDA MISIN?

Türkün sesiTürklüğün sesi olmalıdır.
TÜRKLÜĞÜN DIŞINDAKİ SES TÜRKLÜĞÜN SESİ SAYILMAZ. Yahya Kemal.


BÜYÜK ŞEYLERLERİ YANLIZ BÜYÜK MİLLETLER YAPAR.
ATATÜRK

TÜRKLÜGÜN 6 İLKESİ
1:Siyasi varlıkta birlik .
2:Dil birligi
3:Yurt birligi
4:Irk ve menşe birligi
5:Tarihi karabet.
6:Ahlaki karabet

eger bir millet büyük se kendini tanımakla daha büyük olur.(ATATÜRK)

KUŞLAR GİBİ UÇMAYI BALIKLAR GİBİ YÜZMEYİ ÖĞREN dİK FAKAT Ç BASIT BİR SANATI UNUTTUK İNSAN GİBİ YAŞAMAYI BİLİYORMUSUN BUGÜN dÜNYA dOSTLAR GÜNÜ MESAJI SEV İĞİN dOSTLARINA GÖNdER EĞER BENdE O SEVdİĞİN dOSTLARINdAN BİRİYSEM BANAdA YOLLA BUNU ARKAdAŞLARINA GÖNdER BAK KAÇ CEVAP GELECEK EĞER 7 dEN FAZLA İSE SEVİLEN BİR dOSTSUN yazar:Alper akkılıç

ALLAHNASİP EDER,ÖMRÜM VEFA EDERSE ,MUSUL-KERKÜK VE ADALARI GERİ ALACĞIM.SELANİK DE DAHİL.BATI TRAKYAYI TÜRKİYE HUDUTLARI İÇİNE KATAÇAĞIM.MUSTAFA.KEMAL. ATATÜRK.


BALKANOLOJİ KÜLTÜR BAŞKANI NİYAZİ AKKILIÇ İBRET VERİÇİ SÖZLERİ

Balkan Türkleri bilinen Bulgaristan Türkleri Büyük önder ATATÜRK Düşünçelerine ve fikirlerinden esinlenerek ve cizdiği doğru politikalarından esinlenerek Bulgaristan Türkünün akılçı politikasınla doğru istikamette ilerleyerek,DELİORMAN VE RODOPLAR – Gülvadisi – Dobruca ve Tuna boyu Türkleri tek vüçüd birleşerek,Totaliter baskıçı Todor Jivkof yönetimine SİLAH KUŞANARAK SAVAŞMADAN, Dağa çıkarak isyan etmeden, TERÖR YARATMADANM,,Bulgaristanmda Zulümçü devletine resmi ve özel işyerlerini kırıp dökmeden Türklüğe yakışır bir şekilde,Avrupa ve diğer ülkelere örnek olabileçek şekilde Medeniyetinin Milli Türklük Şuurunla Sayın Liderlerinin AHMED DOĞAN ile Türk Milli ATATÜRKÇÜ Teşkilatının uyğuladığı DEMOKRASİ varlığının ğeleçegini, Özğürlük güneşinin doğacağını,Hak ve ADALETİN, Barışın var olaçagına inanarak H.Ö.H. nin kurulmasınla Jivkofun BKP nin 45 yıllık yönetimini YIKARAK tuz ve buz etmede Türklerin yıkıçı olmayarak çaLIŞMALARI HER ZAMAN TAMAMLAYIÇI OLDUĞUNU VE Bulgaristan Türkünün ulus olarak kültür değerlerine sahip çıkarak Türk varlığının BÜTÜNLÜĞÜNÜ GÖSTERMİŞ OLARAK ÖNEMİNİ,TANITIMINI VE YERİNİ LAYIK OLARAK GÖSTERMİŞTİR. Niyazi akkılıç-Balkanoloji başkanı.



2.TÜRK DİLİ ,TÜRKÇE DEMEK TÜRK DEMEKTİR.
Ne Mutlu Türküm diyene.


3.Milletce, aziz şehitlerimizi, kahraman gazilerimizi, milli,Birlik ve Beraberlik için ,vatan için, fedakarca çalışan, serdenğeçen Alperen Mehmetçikler en kutsal duyğularlan selamlar sevği, sayğı, ile hürmetli dualarımızı balkan Türklüğü olarak içtenlikle sunarız.
4Her kahraman vatansever Bayrağının direğidir.Gönüllerde layık olmalı, her Türkün başı göklere değmelidir.Albayrağı saglam tutmak en büyük ödevimizdir.Sen Necipsin Türk MİLLETTİ BU SENİN KUTSAL VAZİFENDİR.. NİYAZİ AKKILIÇ- Balkanoloji başkanlığının sözlerinden.


5.Şehit gazilerimizin şanlı hatırı için Balkan Türkleri ve Deliorman Türkleri tüm Bulgaristan Türkleri şehit ve gazilerimize minnet ,şükran, sunarak, Dualarını kalplerinin enderinliğinden ifa etmektedirler.. Balkanoloji başkanı Niyazi akkılıç.istanbul


6.Sizler unutulmayan ruhumuzun çiçegi olan şanlı şehitlerimiz,Sizler her zaman HİLALİN ve Yıldızların cennet mekanınıda görmelisiniz. Sizler Türk Millettinin kırçiçegi ve Balkan TÜRKÜNÜN kardelanısınız ölümden korkmayan aşıklarsınız. SİZİNLE Tüm Dünya Türkleri gurur ve onur duyarak okudukları Dualarlan Fatihalarla yanınızdadır.NiyaziAkkılıç.Balkanoloji kültür başkanı – İstanbul



7.Balkanlar 600 yıl Türklük yaşadı.Bu Memleket Tarihte Türktü,Şimdiki Durumundada Türklük yasşamaktadır.Balkanlarda Türk varlığı var oldukça, Türklük ebediyen var olaçaktır.Türk toplumunun yegane dayanağıda TC NİN Dimdik ayakta var olmasıdır.
Milletim TÜRK.Vatanım Türkiye,Ülküm Türklüktür.Ulu önder ATATÜRK REHBERİMİZDİR.En büyük Türkiye Canımız kanımız sizlere feda olsun. Balkanoloji başkanı Niyazi AKKILIÇ-İstanbul. Adımız Türk ve Andımızdır.Bulgaristan ve Deliorman Türkleri olarak,Türklük adına, Vatan ve Bayrağımız adına ,Türklük ugruna Canımızı ve kanımızı hiç esirgemeden korkmadan koyarız. Balkanoloji başkanı.NİYAZİ AKKILIÇ- İstanbul.Nasıl güçlü oluruz, Bir araya gelemezisek.Nasıl sahip çıkarız geleçeğimize, Geçmişimizi bilmezisek, Biz neler anlatırız ki var olan torunlarımıza ve genç neslimize. Atalarımızı tanıyıp araştırıp anlayamazisek .Nasıl karşı koyarız zulmün zorbalıklarına.Biribirimizi tanıyıp güçümüzü bilmezisek, Gelin bir yol bulalım ,Bir olalım. Balkanlarda Türk Birliğini kuralım. Böylecede yıkılmaz bir kale olalım. Türkün GÜÇÜNÜ BİRDEFA DAHA CİHANA GÖSTERELİM. Balkanoloji başkanı NİYAZİ AKKILIÇ-İSTANBUL. Aziz Balkan Türkleri,ARTIK BU GÜNÜMÜZÜ,Geçmişimizi ve geleçeğimizi çok doğru olarak bilerek konuşalım ve düşünçelerimizi istikbalimizin aynası olmasına yardımcı olalım.Türk ğibi Diri olalım Kale olarakta ayakta olalım.
Balkanoloji kültür başkanı Niyazi akkılıç- İstanbul.

Bu memleket, Dünya'nın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna
mevcudiyetin yüksek tecellisine sahne oldu. Bu sahne en aşağı yedibin
senelik Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgarlarıyla sallandı. Beşiğin
içindeki çacuk, tabiatın yağmurlarıyla yıkandı. O çocuk, tabiatın
şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından korkar gibi oldu sonra
onlar alıştı. Onları tabiatın babası tanıdı onların oğlu oldu. Birgün o
tabiatın çocugu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu.
TÜRK oldu.
TÜRK budur;
Yıldırımdır,
Kasırgadır,
Dünya'yı aydınlatan Güneştir.
Bugün 119 ziyaretçi (176 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol