Dobriç yakınlarında bulunan Jeglartsi köyündeki Derviş Bey mescidi Balkanlar'daki en eski yapı olarak günümüze kadar ulaştı. Yüksek Mimar Mehmet Emin
Yılmaz, “Bulgaristan Dobriç Camiler ve Çesmeler” konulu master tezinde 1299 yılına ait mescid ile birlikte Dobruca Bölgesi’ndeki 8 cami ve 6 çesmeyi inceledi.
Sayın Yılmaz, hazırladığınız tez çalışmasında
hangi mimari eserler incelendi
ve çalışmalarınız hangi yönde
yürüttünüz?
Yüksek Lisans (Master) Tezi kapsamında
Dobriç'te günümüze ulaşan camileri
ve çeşmeleri inceledim. Gazi Üniversitesi'nde
hazırladığım "Bulgaristan Hacıoğlu
Pazarcığı'ndaki (Dobriç) Camiler
ve Çeşmeler" isimli Yüksek Lisans Tezimde;
Dobriç, Balçık ve Kavarna ile
Benkovski (İkizce), Enevo (Esirce), Leskovo
(Fındıklı), Orlyak (Turpçular) ve
Jeglartsi (Umur Fakîh) köylerinde günümüze
ulaşan sekiz cami–mescit ile altı
çeşmeyi inceleyerek Haziran 2006'da tamamladım.
Yüksek Lisans tezi çalışmasında
incelediğim 8 cami ve 6 çeşme,
Türk mimarlık literatüründe ilk kez incelenmiştir.
Bu eserler şunlardır:
Dobriç'te Tekke Camii ve Tekke
Çeşmesi;
Balçık'ta Turgut Reis Camii, Hacı İbrahim
Ağa Çeşmesi ve Akpınar Çeşmesi;
Kavarna'da Kavarna Çeşmeleri;
Benkovski'de, Hacı Hasan Ağa Camii;
Enevo’da İsmail Efendi Camii ve
mektebi;
Leskovo'da Habib Ağa Camii;
Turpçular (Orlyak)'da, Hacı Hasan
Ağa Camii ve mektebi ve Hacı Ömer
Ağa Camii;
Jeglartsi'de Derviş Bey Mescidi ve İbrahim
Ağa Çeşmesi.
Çalışmamda her bir eser için; yerinde
ölçüleri alınarak mevcut durumları (rölöveleri)
çizildi, kitâbeleri okunarak günümüz
Türkçesine çevrildi, eserlerin mimari
özellikleri, malzeme–teknik ve yapım
sistemi, süslemeleri, eserin geçirdiği
onarımlar ve arşiv kayıtları incelendi.
Tüm bu bilgiler toplanarak her bir eserin
ilk yapıldığı dönemde özgün durumunun
nasıl olabileceğine ilişkin proje önerileri
(restitüsyon) hazırlandı ve bilgisayarda
3 boyutlu modellemeleri yapıldı.
Kısaca eserler tüm yönüyle incelenmiş
oldu. Bu araştırmalar sırasında, eserlerle
ilgili, yapının kimin tarafından yaptırıldığı,
hangi tarihte yapıldığı veya onarıldığı
gibi en önemli bilgileri yine eserin kendisinden;
kitabesinden öğrendik.
Hazırladığınız Yüksek Lisans (Master)
tezinizde incelediğiniz eserler hakkında
genel bir değerledirme yapar mısınız
ve çalışmanızda elde ettiğiniz en
büyük bulgu nedir?
Bulgaristan'da ve Hacıoğlu Pazarcığı'nda
(Dobriç) 13.yy'dan 20.yy'ın başlarına
kadar geçen sürede inşâ edilmiş
mimarî eserler içerisinde camiler ve çeşmeler
önemli yer tutmaktadır. Ne yazık
ki, günümüze ulaşabilen bu eserlerin
yanı sıra, birçoğunun da yıkılarak ya da
bilinçli bir şekilde yıktırılarak ortadan
kalktığı tespit edilmiştir. Tez çalışması
kapsamında incelenen yerlerdeki günümüze
ulaşabilen eserlerin bir kısmı ya
özgün durumunu yitirmiş ya da ilâveler
ve yapılan bilinçsiz onarımlar sonucunda
tarihî değerleri zarara uğratılmıştır.
Yapılan arşiv çalışmaları, rölöveler,
analizler ve restitüsyon proje önerilerine
göre Türk tarihi ve Türk mimarî kültürü
açısından şu sonuçlara ulaşılmıştır:
Dobriç'e bağlı Jeglartsi Köyü'ndeki
Derviş Bey Mescidi, kitâbesinde bahsedilen
H698/M1299 yapım tarihi ile Balkanlar'daki
en eski Türk–İslâm eseridir.
Dobriç şehir merkezinde, 15.yy'dan
kalan Tekke Camii, Osmanlılar'ın Dobruca'da
kesin hüküm sağlamalarından
sonraki dönemde yapılmıştır. Günümüzde,
Dobriç'in şehir merkezindeki Osmanlı
döneminden kalan tek camidir.
Tekke Camii, şehir merkezinde Stari
Grad (Eski Şehir) olarak bilinen bölgede,
tek katlı ahşap dükkânlar, tekke çeşmesi
ve saat kulesi ile tarihî şehir meydanını
tamamlayan bir konumdadır. Bu özelliğiyle,
geleneksel Türk şehirlerindeki çarşı,
cami, meydan buluşmasının günümüze
tarihî dokusuyla birlikte ulaşan Balkanlar'daki
nadir örneklerdendir.
Kitabelerden ve arşiv kayıtlarından
edindiğim bilgiler ışığında; 1716'da da
Derviş Bey Mescidi'ni tamir ettiren Sadrazam
Kapı Binbaşısı İbrâhim Ağa,
1713'te Umur Fakîh Köyü'nde bir de
çeşme yaptırmıştır.
19.yy'daki Osmanlı–Rus Savaşları'ndan
sonra Kırım'dan göç eden Tatar
Türkleri, Dobruca Bölgesi'ne iskân edilmiş
ve Romanya'daki Mecidiye ile Aziziye
şehirleri bu dönemde kurulmuştur.
Köstence'de Hünkâr Aziziye Camii, Hırsova'da
Sultan Mahmut Camii, İshakçı'da
Mahmut Yazıcı Camii, Maçin'de
Mestan Ağa Camii, Malgalya'da Esmâhan
Sultan Camii ve Balçık'ta Turgut Reis
Camii bu dönemde yapılmış–onarılmış
camilerdir. Tek mekânlı, taş duvarlı, ahşap
çatılı, alaturka kiremitli bu camiler
benzer mimarî özelliktedir.
Yüksek Lisans Tez çalışmasında elde
ettiğimiz bir diğer bilgi de 19. yy'da yaşamış
Fındıklılı Hacı Hasan Ağa hakkındadır.
Kitabelerden ve arşiv kayıtlarından
tespit ettiğimiz Fındıklılı Hacı Hasan
Ağa, 1860'lı yıllarda kendi köyündeki
Habib Ağa Camii'ni, 1862'de Derviş Bey
Mescidi'ni, 1864'te İkizce Köyü Camii'ni
onarmış; 1864'te de Turpçular Köyü, Hacılar
Mahallesi'ne cami yaptırmıştır.
Turpçular Köyü, Orta Mahalle'de yer
alan Hacı Ömer Ağa Camii de 1868 yılında
aynı usta tarafından onarılmıştır. İsmail
Efendi Camii de 1862 yılında inşa
edilmiştir. Adı geçen camiler, ahşap direkli
son cemaat yeri ve kadınlar mahfili
bulunan, tek mekânlı, taş duvarlı, ahşap
tavanlı ve ahşap çatılıdır. Bu camiler, aynı
tarihlerde aynı ustalar tarafından yapıldığından
büyük oranda benzerdir.
Balçık'taki Akpınar Çeşmesi, 18. yy
meydan çeşmelerinin güzel bir örneğidir.
Yine Balçık'taki Hacı İbrahim Ağa
Çeşmesi, Umur Fakih Köyü'ndeki İbrahim
Ağa Çeşmesi ve Kavarna'daki
çeşmeler de kır çeşmesi niteliğinde olup
halen kullanılmaktadır. Varna'da
günümüzde Etnoğrafya Müzesi olarak
kullanılan 1860 tarihli Türk Konağı'nın
bahçesindeki çeşme ile Balçık'taki Akpınar
çeşmesi muhtemelen aynı usta
tarafından yapıldığı için büyük benzerlikler
göstermektedir.
Mehmet Emin YILMAZ kimdir?
1981 yılında Ankara'da
doğdu. Anadolu
Üniversitesi Mimarlık
Bölümü'nü bitirdi.
Çalıştığı özel şirkette
tarihi yapıların restrorasyon
projelerinde
görev aldı. 2004 ve
2005'te Türk Tarih
Kurumu'nun Balkanlar'da yürüttüğü envanter
çalışmaları kapsamında Bulgaristan,
Sırbistan, Karadağ, Bosna Hersek ve
Hırvatistan'da görev aldı. Bu çalışmalarda,
Balkanlar'da 150'den fazla eserin ölçülerini
alıp çizimlerini hazırladı. 2006'da
Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü'ne
"Bulgaristan Hacıoğlu Pazarcığı'ndaki
(Dobriç) Camiler ve Çeşmeler"
konulu tezini sunarak Yüksek Mimar oldu.
Halen Ankara'da serbest mimarlık hizmetlerini
yürütmektedir.
Günümüze ulaşan eserlerin sayısının
azlığını ifade etmesi açısından şu tablo
çarpıcıdır:
Evliya Çelebi'nin 1652 yılına ait verdiği
rakamlara göre Dobruca'daki eser sayısı:
9 cami, 14 mektep, 12 han, 5 hamam,
1 bedesten ve 11 çeşme olmak
üzere toplam 52'dir. 1868 tarihli Tuna
Vilayeti Salnamesine göre bölgedeki
eser sayısı: 30 cami, 15 mektep, 5
medrese, 2 tekke olarak 52'dir. Ekrem
Hakkı AYVERDİ'nin 1975'te yayınlanan
Avrupa'da Osmanlı Mimar Eserleri
isimli külliyatında ise eser sayısı 55
cami, 15 mektep, 5 han, 5 hamam, 1
kale, 4 türbe, 1 imaret, 11 medrese ve
1 tekke olmak üzere toplam 98'dir.
2004 yılındaki çalışmada ise 8 cami, 2
mektep, 1 hamam, 6 çeşme ve 1 tekke
olmak üzere toplam 17'dir.
Yüksek Mimar Mehmet Emin
Yılmaz ile röpörtaj | Beynur Süleyman
Dobriç
merkezinde
bulunan eski
Tekke Camiisi
ve Tekke
Çeşmesi.
Geçen sayıdan devam